Çalınan Dikkat| Johann Hari

Çalınan Dikkat- Neden Odaklanamıyoruz? | Stolen Focus – Why You Can’t Pay Attention | Johann Hari ( d. 1979)

Çeviri: Barış Engin Aksoy

Okunma Zamanı: 12 – 28 Aralık 2022

Araştırma – İnceleme | 1.basım – Kasım 2022
Metis Yayınları | 316 sf.

Selâmlar Sevgili Kitap Dostları,

2022 yılı içinde okuduğum kitapların içinde en beğendiğim kitaplardan biri oldu Çalınan Dikkat!
Johann Hari, gazeteci olmasının getirdiği tecrübe ile adım adım, aklına takılan soruların peşine takılarak pek çok uzmanla görüşerek fikir almış, beyin fırtınası yapmış. Öncelikle kendi “dijital detoks” tecrübesini de aktarmış kitapta.

Giriş bölümünde, Amerikalı yazar James Baldwin’den aktardığı şu söz, hem kitabın çıkış noktası hem de hepimiz için deniz feneri gibi:

Yüzleştiğiniz her şeyi değiştiremezsiniz, ama yüzleşmeden hiçbir şeyi değiştiremezsiniz.” ( s.22)

Johann Hari, bu konu kapsamında birçok alandan uzman ile görüşmüş; antropolog, sosyoloji, kamu sağlığı, psikiyatr, psikolog, sinirbilimci, nörolog, işinsanı, Silikon Vadisi çalışanları vb. Her bir görüşme başka bir soruna , sorun da yeni sorulara yol vermiş. Dikkatimize “asit yağdıran” pek çok nedeni – stres artışı, çalışma saatlerinin artışı, istilacı teknolojiler, uyku eksikliği, kötü beslenme – tespit etmiş.

Gözetim kapitalizmi” diye tanımladığı teknolojileri, “sürekli damarlarınıza akıtılan davranış kokaini” olarak tanımlıyor. Başkaca tanımları ise şöyle: dikkatinizi emen ve dış dünyadan uzak tutan bir vakum, dikkat katilleri…
Zira bu teknoloji şirketlerinin tek amacı, “insan psikolojisindeki bir zaaftan istifade ederek” kâr etmek olduğundan, dikkatimizi özellikle dağıtarak, telefonu elimizden bırakmamamızı sağlamaya çalıştıklarını öğreniyoruz. Silikon Vadisi’nde çalışmış ve sonra neye sebep olduğunun farkına vararak şirketten ayrılmış Aza söylüyor bunu. Çünkü bu sistemi bulan kendisi, adı ise “sonsuz kaydırma

Merakla okuduğumu söylemek isterim. Kitabın odağı sosyal medya [ Facebook, Twitter , Instagram] gibi algılansa da, dikkat dağınıklığına sebep olan başkaca sebepleri de detaylıca incelemiş Hari. Örneğin, “çöp” olarak tarif ettiği yediğimiz abur cuburlar, uzun süre dayanıklı olması adına kullanılan katkı maddeleri, hava kirliliği, eğitim sistemi, aile bağları vb.

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu ( DEHB)’na özel bir bölüm ayırmış. Sadece bizim değil, değişen yaşam düzeni sebebiyle tüm dünyanın sorunu çünkü. Biliminsanlarının bu konuda yaptığı deneyler ve aldıkları sonuçlar ürkütücü.

Johann Hari, yaptığı tüm görüşmelerin kayıtlarını http://www.stolenfocusbook.com/audio adresine yüklemekle kalmamış Sevgili Okurlar, atıf yaptığı her bir araştırma ve kişi ile ilgili bilgileri Notlar bölümünde, bölüm bazında paylaşmış.

Bunca emekle yazılmış bir araştırma içinizi karartıyor ve ürkütüyor ilk başta. Benim öyle oldu. Ancak yazar, tarihten örnekler vererek, teknoloji şirketlerini, insanın iyiliği adına, nasıl harekete geçirilebileciğini de vurgulamış. Çünkü bu bireysel bazda başarılabilecek bir durum değil elbette. Kişisel önlemlerimizi alabiliyoruz ama daha fazlasına ihtiyaç var; birlikte bir toplumsal güç olmak! Hani gazeteci Ünsal Ünlü hep diyor ya; “Ya hep beraber, ya hiçbirimiz!“, işte tam da böyle diyor bir başka gazeteci, Johann Hari!

Yazarın, daha önce aldığım Kaybolan Bağlar adlı kitabından önce okudum Çalınan Dikkat‘i. İyi ki öyle yapmışım.

Bunca detaylı bir kitabı, akıcı ve temiz bir Türkçe ile çeviren Barış Engin Aksoy’a yürekten teşekkür ediyorum!

Herkese okutasım var bu muhteşem kitabı! Lütfen okuyunuz ve okutunuz. Çünkü sorun, hem toplumsal hem de küresel!

Sevgimle ve şevkimle ilettim!
Sağlık, esenlik ve kitaplar hep sizinle olsun!

Alıntılar:

Dikkat becerimizin gitgide azalmasının öncelikle benim, sizin ya da çocuğunuzun kişisel hatası olmadığına dair kuvvetli kanıtlarla karşılaştım. Hepimize yapılan bir şey bu. Çok güçlü kuvvetler tarafından yapılan bir şey. Aralarında teknoloji devleri de var, ama onların da çok ötesine uzanıyor bu kuvvetler. Ortada sistemik bir sorun var. Aslına bakarsanız dikkatinizin üstüne günbegün asit boşaltan bir sistemin içinde yaşıyorsunuz; sonra da suçu kendinizde aramanız, dünyanın dikkati eriyip giderken kendi alışkanlıklarınızla ilgilenmeniz gerektiği söyleniyor.” ( s. 19 – 20)

Dikkat öylesine manipüle edilebilir bir şey ki sihirbazın pek çok durumda sizi kuklası haline getirmesi mümkün. Siz özgür iradenizi kullandığınızı sanarken size ne isterse onu seçtirmesi mümkün.” ( s.111)

Teknoloji tasarlamak konusunda çok dikkatli olmamız gerekiyor çünkü bütün dünyayı o mecraya sıkıştırıyor, tıkıştırıyor bu teknolojiler – ve diğer uçtan farklı bir dünya çıkıyor.” ( s.118)

Çocukluk, çocuklarla anne babaları arasındaki ufak bağlantı anlarından oluşur. Bu anları kaçırdığınızda geri dönüşü olmaz.” ( s.145)

Bugün normal bir beyne sahip olmamız münkün değil.” ( s.212 )

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s