Mutluluk| Bliss |Tolstoy

MUTLULUK |BLISS | TOLSTOY (1828 – 1910 )

Merhaba Sevgili Kitap Dostları!

Okumuş olduğum bu novella, Tolstoy’un daha önce duymadığım erken dönem eserlerindenmiş. Kaynaklar Savaş ve Barış ile Anna Karanina’nın habercisi olduğunu söylüyor. Bu kitap “Aile Mutluluğu” ismiyle İletişim Yayınları’ndan da çıkmış. Benim okuduğum #BüyüyenayYayınlarına ait ve bir özelliği var. “Mütercime”si Madam Gülnar ( Olga de Lebedev) olup “Tercüman-ı Hakikat” gazetesinde risale şeklinde basılmış. Dolayısıyla bugün kullanmadığımız kelimeler de var ancak anlamanıza bir engel teşkil etmiyor. Tolstoy bir kont, tesadüf bu ya Madam Gülnar da bir kontla evli ve anadili dahil 9 dil biliyor. 1854 doğumlu, 1890 yılında Ahmed Mithad’ın davetiyle İstanbul’a gelir. 1911’den sonra hakkında hiçbir bilgiye ulaşılamamış.

Peki ne anlatıyor “Mutluluk” novellası? Orta yaşta olan Sergey Mihayloviç, vasisi olduğu 17 yaşındaki Maşa ile evlenir. Önce köyde yaşamaya başlarlar, her şey yolunda gibidir. Köyden şehre inince, eh serde de gençlik olunca, köylü güzelliği ve tazeliği ile ilgi odağı olan Maşa pek değişik bulur bu durumu, kanı kaynar. Balolar, müsamereler derken karı-koca ilişkilerinde değişimler olur. Burada keseyim. Bu romanın otobiyografi özelliği olduğu da söyleniyor çünkü Tolstoy da bir genç hanıma âşık olup kendi isteğiyle ayrılmış. Ayrıca evlendiği eşi de 16 yaşındaymış.

Aslında rahat okunan, kurgusu sürpriz olmayan, gayet tahmin edilebilir bir hikâye olmasına rağmen – âşkından ölmedim ama – sevdim. Tabiri caizse “eşeğini kaybedip bulma” hikâyesi de derim, ilişkilerdeki gelişmeyi tanımlayan bir terim var mı acaba? Hani “Bildungs roman” diyorlar ya kahraman olgunlaşınca 🙂 Bu romanda da evli çiftlerin ilişki durumu ve davranışları, sorunlar karşısındaki tutumları konu edinilmiş. Bi nevi “tezli roman” sanki. Bu durumu size en iyisi Madam Gülnar anlatsın olur mu 🙂

Bu küçük roman onu okumaya tenezzül buyuracak olanlara özellikle evlenmiş her genç kadın ve erkeğe anlatacaktır ki; geçimlerinde kötü bir anlayış, samimi olmama, affetmeme, müsamaha göstermeme bütün ömre tesir eden kötü neticelere sebep olur. Böyle bir durumda hayatın tadı insanı doyurmaz, onu zehirler.

Ben bu son cümleyi anlamıştım ama ‘hayatın tadı’ ve ‘doymak’ eylemini özellikle romanın bir sahnesinde Maşa’nın söylediği bir sözü okuyunca daha net anlamlandırdım. Çünkü o da kendince “birşeye” doymak istiyordu.

Sıkılmadan, kafanız rahatlasın diye okuyabileceğiniz bir eser efendim. Ben farklı sebeplerle 5 günde bitirdim ama hızlı bir okursanız bir gününüzü bile almaz. Mütebessim bir yüzle okudum. Madam Gülnar’ın dediği gibi evlenecek olanlara, genç evlilere ya da ilişkisi olanlara tavsiye olunur 🙂

Az daha unutuyordum; doğa ve ortam betimlemeleri çok iyi; hani al eline fırçayı resmet ya da hisset! O derece güzel ve gerçekçi! Bi’ ara kendimi ciddi ciddi bir bahçede kafama yağmur damlaları düşüyor gibi hissettim. Yoksa İstanbul’un sıcağından mı öyle algıladım bilmiyorum 😄 Yok yok gayet iyiydi !

Neyse bu kitabı almamı tetikleyen sebeplere geleyim; birincisi, daha önce duymamış olmam, ikincisi ise çevirmeni ve İstanbul’da yayımlandığı yıl.

Bu arada birşey dikkatimi çekti. Tolstoy sanırım bir Beethoven sever. Daha önce okuduğum Kreutzer Sonat isimli romanı Beethoven’in eserinin adıydı. Bu novellada da Maşa’nın iki kez çaldığı Ayışığı Sonat’ı da Beethoven’in eseri. İlham mı veriyor Tolstoy’a acaba? Biyografisine bakmalı 😉

Benden bu kadar değerli okurlar🐝 Sevgimle ilettim. Bendeniz Maksim Gorki’nin yazdığı Tolstoy’dan Anılar kitabıyla okumaya devam. Kont Tolstoy ile daha çoook işim var 🙂

Alıntılar:

Hatıralar güzeldir. Mutluluk keder ile beraber yek ahenk olarak kalbe ferahlık verir.” sf.65

Dünya kederli bir yer değildir. Ama gerçekleşmeyen dünyevî arzular hem fenadır hem de üzüntüye sebep olur.” sf.88

İkimiz doğru ve içten konuşmaktan kaçınarak birbirimizi yanlış anlıyorduk. Biz birbirimizin görüşünde, dünyadaki en mükemmel mahlukun kendimiz olduğunu çoktan beridir unutarak birbirimizi gizlice başkalarına benzeterek kıyas ediyorduk.“sf.100

Sevmemek mümkün müdür? Sevdasız hayat yoktur. Hayattan roman çıkarmak en güzel şeydir.” sf.108

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s