ANKA KUŞU | D. H. Lawrence

ANKA KUŞU | PHOENIX | D.H. LAWRENCE ( 1885 – 1930)

Çeviren: Akşit Göktürk

Okunma Zamanı: 01 – 06 Haziran 2022

Deneme | 3. baskı – Mart 2022 |
Yapı Kredi Yayınları | 163 sf.

Garip bir hayvandır insanoğlu .” ( s.96)

Selâmlar Sevgili Kitap Dostları,

Çok sert bir giriş oldu, farkındayım, lâkin hoşgörünüze sığınıyorum. D.H. Lawrence tam da böylesine sivri bir yazar. İngiliz Edebiyatı’nın nevi şahsına münhasır yazarlarından.

Daha önce okuduğum kitapları şunlar:
Âşık Kadınlar ( Roman)
Lady Chatterley’in Sevgilisi ( Roman)
Bakire ile Çingene ( Kısa Roman )

ANKA KUŞU ( PHOENİX) ise Deneme türünde.
Bu deneme seçkisi daha önce Bilgi Yayınevi ( 1966), Adam Yayınları ( 1982), Yapı Kredi Yayınları’nda ise ilk baskısı 2007 yılında yayımlanmış.

Kitabın başında, Akşit Göktürk’ün kalemle aldığı 1966 ve 1982 yıllarına ait iki Önsöz bulunuyor. Bu Önsöz‘ler, D.H. Lawrence’ın hem diğer eserleri hem de Anka Kuşu‘nda yer alan metinleri hakkında detaylı bilgiler içermekte. Örneğin bu kitap özelinde şöyle yazmış Akşit Göktürk:

Dokuz yüz sayfaya yaklaşan Phoenix’teki yazıları alışılmış anlamdaki “deneme” sözcüğüyle nitelemek oldukça güçtür. Deneme denince çoğunlukla, belli bir konuda yazılmış ölçülü biçili, birtakım kurallara uygun, biçimci düşünce yazıları anlaşılır. Lawrence ise, bilgiç görünmekten, biçim düşkünlüğünden, üniversite çalışmalarından hep tiksinmiş, kaçınmıştır. Her zaman kişisel, içten, kendiliğinden kalmayı yeğlemiş, yapmacıksız bir söyleyiş uğruna zaman zaman beylik deyişlere, argo sözcüklere bile başvurmuştur.” ( s.7)

Sevgil Okurlar; her ne kadar alıntıladığım açıklamanın başında “Dokuz yüz sayfa” deniyorsa da, yazımın girişinde, bu kitabın 163 sayfa olduğunu belirtmiştim. Ezcümle, elimizde Phoenix‘de bulunan, farklı konulardaki denemelerinden seçilmiş yirmi metin okuyoruz. Hepsi kendi içinde hem doyurucu – kimi zaman yorucu – hem de yazarın yazım tarzını çok güzel aktarmış. Bazı metinlerde kimi ifadeler – örneğin, “Avcıdır İnsan” – tekrar edilmiş; bu kullanım şiir tadı vermiş yazıya. Hoşuma gitti.

Seçkiye alınan yirmi metinden en uzun olanları, Demokrasi ( 22 sayfa – 4 ana başlık altında toplanmış) ve Softalık Karşısında Sanat (17 sayfa). Bu metinler ilginç olmakla birlikte, kimi yerlerde dikkatimi toplamak adına okumaya ara vermem gerekti. Belki benden kaynaklı bir durum da olabilir; sizler böyle hissetmeyebilirsiniz.


Diğer zorluğum ise Akşit Göktürk Hoca’nın çeviride tercih ettiği bazı Türkçe kelimeler oldu. Onun dönemindeki çoğu yazarda bu kullanımlar var sanırım. Örneğin, Dünya yerine Acun; Hastalık yerine Sayrılık kullanmak gibi…

Bu seçki içinde, en sevdiklerim hangi metinler, diye düşündüm. Kadın – erkek ilişkileri, Romanlar ve Sanat hakkında olanlar bir gıdım daha ağır bastı sanki.

Zamana yayarak okunduğunda, yormayacağına inanıyorum. Zira kimi yerlerde dikkat talep ediyor.
Deneme okumayı sevenler kadar, roman okumayı sevenler de D H. Lawrence’ın bu yönünü kaçırmasınlar bence!

Kitabın iç kapaklarından birine epey alıntı yazdım ise de; Romana Atılacak Bıçak – ya da Bomba başlığını taşıyan denemede, çok beğendiğim bir bölümü, doğrudan denemenin sonundaki boşluğa yazıverdim Sevgili Okurlar! Bahsettiğim bölümü buraya da aktararak yazımı bitireyim efendim. Sevgimle ve şevkimle ilettim. Sağlık, esenlik ve kitaplar hep sizinle olsun!

Platon’un ikili konuşmaları garip küçük romanlardır. Bence en çok üzülünecek şeylerden biri, felsefeyle romanın birbirinden ayrılması olmuştur. Masal çağlarından beri birlikte olmaya alışmışlardı. Aristoteles’le, Aquinolu Thomas’la, Kant denen canavarla, dırdırcı bir evli çift gibi birbirlerinden ayrıldılar. Böylece roman cıvıdı, felsefe de kaskatı oldu. İkisi bir araya gelmeliler gene – romanda.” ( s.138 – 139)

“Roman, yaşamın parlak kitabıdır. Kitaplar yaşam değildir. Havada titreşimlerdir ancak. Ama roman bir titreşim olarak bütün insanı titretebilir. Bu da şiirin, felsefenin, bilimin ya da herhangi başka bir kitap titreşiminin gücünden öte bir şeydir.” ( s.118)

ANKA KUŞU | D. H. Lawrence” için 3 yorum

  1. D.H. Lawrence üniversite yıllarımda okuduğum bir yazar. Akşit Bey de hocamdı, erken kaybettik 😦 Güzel yorumlarınızı özlemişim, sevgiler.

    Liked by 1 kişi

    1. Âşık Kadınlar romanını üniversite okutup bir de sınava dahil etmişti Murat Seçkin hocamız, kulakları çınlasın 😊 Diğerlerini sonra okudum. Kimi değerleri erken kaybetmek çok acı gerçekten. Teşekkür ederim Serpil Öğretmenim 🌸💓

      Beğen

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s