ELLİ YAŞINDA BİR ERKEK | GOETHE

📚Merhaba!😊 

Ben yine bir 👜#çantamdakikitabım dan sesleniyorum.
Haftasonları çok kalabalık oluyor diye haftaiçi gidelim fuara dedik. Eh haliyle yol 1 saat gidiş 1 saat geliş olunca 2 saatte bitti kitabım. 79 sayfalık bir roman.
Okuduğum ilk Goethe kitabıdır kendisi. Biyografisine göre; “eserleri 18.yüzyılın sonundan bu yana ‘klasik’  olarak tanımlanan yazar, Romantik akımın en önemli temsilcisiymiş. Shakespeare Rönesans ve Dante Ortaçağ için neyse Goethe de Aydınlanma için odur”  diyorlar. 

Kitabın adından da anlaşıldığı üzere bu yaşlarda bir Binbaşı, mirasın aile içinde kalması için, kızkardeşinin kızını, oğluyla evlendirmek istemektedir. Fakat bir sorun vardır, hoş bir genç kız olan yeğen Hilarie dayısına aşıktır🤔 

Gençlik işte hormonların tavan yaptığı bi yaşta olur böyle şeyler diyesi geliyor insanın ama durum ciddi valla. 

Kızkardeş bunu ağbisine söyleyince pek bi havalara giriyor bu dayı. Önce bi tedirgin oluyor ama sonra olura bağlıyor işi. 
Bakın ben bunları okuyunca bi saydırdım bi saydırdım sormayın gitsin😂😂 Yok aman hemen celallenmeyin, ensest falan diye az sabredin kazın ayağı öyle değil.
Şimdi bi de oğlan var, teğmen Flavio – Binbaşının oğlu. Bu da afet-i devran bi hatuna yangın – buyrun bi hormon yığını daha🤔 
Olaylar bi karışıyor yün yumağı gibi, sonra çözülüyor. Bu arada gönül kırgınlıkları şiirle tedavi oluyor. Sanattan bahisler var. Sonra bu Binbaşı Dayı, bi havalara giriyor arkadaşı sebebiyle; kremlenmeler, maskeler falan; bildiğin kişisel bakım gırla gidiyor. 
Ezcümle efendim, şimdi az ciddi olayım,  tam bir tiyatro oyunu gibi okudum bu romanı. Çünkü tıpkı tiyatro sahnesi gibi , karakterler bir giriyor sonra birden başka yana geçiyor. Sahne değişiyor, bir bakıyorsunuz nakış işleyen hanımların olduğu bir odadasınız. 

Önce kızdım Goethe’ye ama güzel bir hikaye yazmış. Edebî bir kişisel / karakter gelişim romanı sanki. Temel kişiliklerin çoğu, romanın sonunda bir olgunlaşma yaşıyor yaşı kaç olursa olsun.
Teknik olarak fazla bir şey söyleyecek durumda değilim, haddim de değil zaten. Ancak cidden çok akıcı; tam işler şu yönde gidecek galiba derken, hoop başka bir olay olup başka yöne kayıyor. Ancak dayı  olan Binbaşı sorun çözen, akl-ı selim bir tavır sergilerken asıl golü kendi halindeki kız kardeşi Barones atıyor😄 Hıım kadın kadının kurdudur diyip burada keseyim.

Goethe’nin ✍kalemiyle keyifli bir tanışma oldu benim için👌💓📚Tavsiye olunur tabiki. Sağlıkla ve kitapla kalınız 💓📚