Neden İnsanları Dış Görünüşlerine Göre Yargılarız? | How to Judge People by What They Look Like | Edward Dutton ( d.1980 )
Çeviri: Ayşe Betül Kum
Okunma Zamanı: 08 – 09 Kasım 2022
Bilim Tarihi | 1. Baskı – Ekim 2022 |
Liberus Kitap | 100 sf.
Selâmlar Sevgili Kitap Dostları,
Kitap başlığı ilgimi çektiği için yakın zamanda aldığım bir kitap bu. Bekletmeden okuma sebebim de aynı. Neden? Çünkü “O” başlık, ister istemez hep yaptığımız birşey. Dolayısıyla bu davranışın altında yatan nedenleri merak ettim efendim. Neyse ki bu davranışın anormal ya da ahlâksız bir davranış olmadığını, hatta bir savunma mekanizması olarak buna ihtiyacımız olduğunu öğrenmiş oldum genel hatları ile.
Genel hatları dedim, çünkü Edward Dutton akademisyen olmanın gereği olarak, aktardığı tüm çıkarımları, hatta referans verdiği araştırmalardan alıntıladığı tek bir cümlenin bile kaynağını belirtmiş. Dolayısıyla 100 sayfalık kitabın – küçük puntolarla yazılmış halde bile – 12 sayfasını Kaynakça oluşturuyor.
Kitabın edebiyattan sıkça alıntı yapılan kısmı, iki çok bilinen İngiliz edebiyatı eserine ait; elbette buraya yazmayacağım, okuyacak olanlara kalsın istiyorum.
Dürüst olmam gerekirse, bu derece detaylı bir kitap beklemiyordum. Daha doğrusu, sosyoloji odaklı bir kitap olduğunu sanmıştım. Hormonlardan, vücut yapısına, göz, parmak şeklimize, saç ve ten rengimize, kadın – erkek vücuda yaptırılan dövmelere, ırka, cilt kalitemize, cinsel yönelimimize, solaklığa, hayvanlara, vb. neler neler incelemiş araştırmacı yazar, hayret ettim!

Yazarın lisans eğitimi İlahiyat. Din çalışmaları üzerine doktora yapmış. Finlandiya’da yaşıyor ve din antropolojisi dalında yardımcı doçent.
Peki, neden sosyolojik bir inceleme değil de fiziksel detaylar üzerinden bir araştırma yapmış?
Gerekçesi şöyle:
“Durmaksızın değişen sosyolojik göstergelerden daha güvenilir şeylere ihtiyacımız var. Dünyanın her yerinde, her kültürde, her yaş grubunda ve her ırkta işe yarayan kalıcı şeylere ihtiyacımız var. Bu da fizyonomidir.” ( s.29)
Bu gerekçesinin hangi aşamaya kadar faydalı olduğunu ise şöyle açıklamış:
“Tabii ki bir kişiyi gerçekten tanıdıktan sonra onun psikolojisini birinci elden anlayabiliriz ve onu dış görünüşüne göre yargılamak ihtiyacı ortadan kalkar. Bu sebeple fizyonomi – pratik anlamda – çok iyi tanımadığımız insanlara yöneldiğinde yararlı olmaktadır.” ( s.82)
Özetle, çok iyi tanımadığımız kişiler hakkında kabaca ve güvenlik nedeniyle böyle bir yola tevessül ettiğimiz anlaşılıyor.
Biliminsanları ne kadar farklı şeyler araştırıp yayımlıyorlar, hayret ettim. Bu tarz kitaplar okuduğumda, bir okur olarak, kabımın alabileceğini alır, heybeme atar yoluma devam ederim Sevgili Okurlar! Enteresan şeyler okudum doğrusu!
Son derece çok veri içeren kitabın çevirmeni Ayşe Betül Kum’a teşekkür ederim.
Bu tarz kitaplara meyili olanlara sevgimle ve merakımla ilettim! Sağlık, esenlik ve kitaplar hep sizinle olsun!