Yağmurla Gelen | Yaşar Kemal ( 1926 – 2015 )
Okunma Zamanı: 19 Ağustos 2021
Resimleyen: Mustafa Delioğlu
YKY – Doğan Kardeş / 9. baskı – Şubat 2020
Yaş grubu: 11 – 15 yaş
Hikâyenin kahramanı, on yaşındaki Muhterem Yoğuntaş…
“Geldiği günü iyice anımsıyorum dedim ya, gerçekten bugün, bu an çıkıp gelmiş gibi gözlerimin önünde Muhteremin gelişi. Lodos daha sabahtan azıtmıştı. Dalgalar kıyıları dövüyor, asfalt yolu aşıyordu. Lodos azıcık durur gibi olunca bir yağmur başladı ki, pat pat düşüyordu damlalar. Yoğun, ağır, kabarmış damlalar. Öyle damla gibi değil de avuç avuç dökülmüş gibi yağıyordu. Bir alışkanlık mıdır nedir, Muhterem Yoğuntaş gibi böyle tepeden, nereden geldiği bilinmeden gelenler hep böyle belalı yağmurlarda gelirler. Ya da bir tuhaf lodoslu, fırtınalı, soğuk, karlı günlerde gelirler.“
( s. 7 – 8 )
Selâmlar Sevgili Kitap Dostları,
Daha küçücük yaşında şahit oldukları yetmezmiş gibi katlanmak zorunda kaldıklarıyla da erken büyümek zorunda kalmış çocuklardan biri kahramanımız Muhterem Yoğuntaş.
Neden ısrarla soyadıyla dillendiriyoruz kimliğini? Çünkü Muhterem öyle istiyor. Soyadını kullanmadan adını seslenenlere ya hiç bakmıyor ya düzeltiyor. Çünkü bu onun “var olma” şekli!
Yukarıda alıntıladığım bölümde okuduğunuz üzere, yağmurlu bir günde geldiği balıkçı kasabası onun son durağı kendi ifadesiyle.Kendisine verilen her işe canla başla, hep gülen bir yüzle, hiç şikâyet etmeden koşan Muhterem’in haline acıyıp, oranın insanlarına kızanlar var ama Muhterem onlarla aynı fikirde değil zira o, bu balıkçı kasabasına gelesiye kadar öyle insanlar gördü ki:
“Burası benim son durağım. Burada tutunmalıyım. O yüzden de herkesin işini görmeliyim. Ne verirlerse elime yapmalıyım. Burada kök tutacağım abi. Kusura kalma ya, ben burada kalıp kök tutmak mecburluğundayım. Yuvarlanan taş yosun tutmaz… Ben çok yuvarlandım. İşte burasını buldum. Burasının insanı da iyi ha… Ben ne insanlar gördüm, ne insanlar, ah ne insanlar. Anlatsam inanamazsın, burasının insanlarını zalim, insafsız buluyorsun sen, ya sen benim gördüklerimi bir görsen, işte o zaman fıydırırsın ki fıydırırsın… Burası nurun nimeti ki abi, aman ha, bozulma abi. Bu balıkçılar iyi be. Çalıştırıyorlar ama sövmüyorlar.” ( s.19 )
diyerek bulunduğu kasabanın insanlarını bile savundu Muhterem Yoğuntaş.
Başarılı oldu mu peki? Yani kök salıp tutundu mu Muhterem Yoğuntaş? Onu da okuyanlar öğrensin efendim.
Her ne kadar 11 – 15 yaş grubu için dense de, tüm çocuk ve genç kitapları, aynı zamanda yetişkinler içindir de.
Elbette keyfiyet size aittir, elçiye zeval olmazmış. Toplumcu gerçekçi yazılmış bir hikâye içinizi cız ettirmez mi hele ki işin içindeki bir çocuk ise. Benim de öyle oldu işte. Yıl 2021, değişen birşey yok ne yazık ki!
Bu arada kitaptaki “Yayın Notu” nu da buraya almak isterim sabrınızı zorlamak pahasına, affola! Zira yazımın hemen girişinde yaptığım alıntıdaki bir durumun, yazım yanlışı olarak algılanmasını istemem.
Şöyle ki: “Bu kitapta kullanılan metin, Yaşar Kemal’in Çocuklar İnsandır ( YKY, 2013) adlı kitabından bir bölümdür. Kesme işareti, inceltme işareti kullanmayan Yaşar Kemal’in, çocuklar ve gençler için hazırlanan kitaplarında da imlasına sadık kalınmıştır.“
Kıymetli Okurlar,
“Yaşar Kemal Okumalarım” ın yeni kitabıydı Yağmurla Gelen. Yazarla bağlantılı okumalarım kaplumbağa hızıyla gitse de devam edecek.
YKY – Doğan Kardeş grubundan daha önce okuduğum kitapları: Kalemler, Beyaz Pantolon ve Yeşil Kertenkele…
Diğer iki kitap ise Kuşlar da Gitti , Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca‘dır. Çok iyi bilinen eserlerini ise sonraya bırakıyorum.
Sevgimle ve şevkimle ilettim. Sağlık, esenlik ve kitaplar hep sizinle olsun!
