Hayatımızdaki İnce Şeylere Dair | Ahmet İnam

Hayatımızdaki İnce Şeylere Dair | Ahmet İnam ( d.1947 )

Okunma Zamanı: 31 Ekim – 04 Kasım 2020

#neokudum #deneme
11.baskı / EYLÜL- 2017 /

Selâmlar Sevgili Kitap Dostları,

Çoğumuzun aklına mıh gibi çakılmıştır sanırım, sevgili Gülten Akın’ın İLKYAZ şiirinin “Ah, kimselerin vakti yok/ Durup ince şeyleri anlamaya” mısraları. Belki Ahmet İnam hoca ondan esinlemiştir bu tanımı…

Her ne ise sebep; bugün hoyratlaştığımız, yozlaştığımız, hep bir mücadele içinde görmediğimiz, göremediğimiz, umursamadığımız şeylerdir belki ‘bir tatlı huzur’ a vesile olanlar. Öyle ya; “hayat, sen planlar yaparken başına gelendir” cümlesi bir şekilde yüzümüze bir fiske indiriveriyor.

Uzun lâkırdının kısası; sayın Ahmet İnam ‘az ve öz” yazmış. İçindeki öz, okurun meşrebine kalmış diyeyim. Daha önceden, kendisinin yazılarına ve televizyon sohbetlerindeki diline aşina olup sevdiğim için, bu kitabı da ilgiyle ve severek okudum. Zira çok yönlü bir akademisyen; mühendislik kökenli felsefe hocası. Daha başka şapkaları da var ve bunlar yazdıklarına da yansımış tabii. İçten. Konuşur gibi.

Kitap üç ana bölümden oluşuyor:

1- HAYATTAN

2- AKADEMİDEN

3- ŞİİRDEN

Her bir bölüm kendi içinde kısa kısa ( 2 – 3 sayfa ) alt bölümlerden mürekkep. Dolayısıyla, “dur şunu da okuyayım, bu da ilginçmiş, ne güzel demiş, öbürü nasıl acaba” vb. bencileyin metnin şevkine kapılıp keyifli bir yolculuk yaptım. Öyle hoop bitti değil tabii. Ancak hızlı okuyanlar için durum farklı olabilir.

Metinler bir yaklaşım içeriyor; “gönül” konusu Ahmet Hoca’nın özellikle önem verdiği bir konu. Ayrıca kibar fırçalar, eleştiriler, ayna tutmalar, felsefi ve şiirsel ifadeler.

İnce insan olmak her şeyden önce iç-özgürlük sorunudur. Kafanızın ve gönlünüzün tutsak olmaması gerekir.” ( s.9) diyor Ahmet İnam. Daha ne desin, bu cümle bile anlayana ne çok şey söylüyor.

Daha çok taze bir deprem yaşadık , şöyle bir geri çekilip uzaktan bakınca ve söylenenleri dinleyince “kafası ve gönlü tutsak” olanlarla olmayanlar şıp diye belli etti kendini değil mi? Varlar ama azlar. Lâkin bazı zamanlarda “az, çoktur.”

İncelik ‘genişlik’ taşır. Kuşatıcıdır. Ufuk açıcı. Genişletici. Kucaklayan. Dar kafalılardan çok az ince çıkmıştır.” (s.9) Doğru söze ne denebilir ki…

Sevgili Okurlar, kitabın ağırlıklı metinleri “HAYATTAN” bölümüne ait. Akademi’nin bilmediğimiz bölümüne ve şiirin ise beş yazıyla detaylarına doğru seyir halinde olacak okuyanlar. Kemerlerinizi bağlamaya gerek yok, metinlerin sükûnetine kimi zaman ise hocanın esprilerine bırakınız kendinizi. Birer birer çıkınız merdivenleri. Sevgimle ilettim. Sağlık, esenlik ve kitaplar hep sizinle olsun.

Alıntı:

🌻”Yazar, ‘düzlemi’ olan biridir. Hayatın içinde, hayatın içinden çekip alır bizi. Bir yerlere götürür. Yazılarına binip gideriz onun. Yazıları birer gemidir. Uzağa, öteye. Ne var ötede? Ötede, bu kadar olmayan bir dünya var. Bu kadar olmayan bir hayat. Yaşarken böyle yapıyoruz çünkü: “Bu kadar, böyle” diyoruz. Yazar, öyle olmadığını gösteriyor. “Kalk gidelim” diyor. Kalkıp gidiyoruz. Öte, hem bu dünya hem bu dünyanın dışı demek. Bu dünyanın sınırlarını genişletip zenginleşmesi, dönüşmesi, oluşmasıdır, öte. Yazar bu dönüşümü, bizi ötelere taşımanın dönüşümünü gösterir. Kıyı köşe bir yazar olmayı seçtim. Kıyıdan öte iyi görünüyor.” ( s.16 )

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s