Kontrbas | Der Kontrabass | Contrabass | Patrick Süskind (d.1949 )
Çeviri: #TevfikTuran
Selâmlar Sevgili Kitap Dostları 🎶
Klasik müzikle aranız nasıldır bilemem; benim bilgi dağarcığım oldukça sınırlı. Kimi bestecilere ve eserlerinin isimlerine âşina olmanın yanı sıra bazı müzik aletlerinin isimlerini de ekleyebilirim.
Bundan gayrısı biraz zor çıkar.
Neyse ki öğrenme hevesim her daim canlı olduğundan, kaplumbağa ritminde de olsa havuza yeni bilgiler damlıyor çok şükür.
Niçin ettim bunca lakırdıyı? Efendim konumuz klasik müzik ve bir devlet orkestrasında görevli kontrabas sanatçısı beyefendinin monoloğu şeklindeki tiyatro oyunu…
Pekiii bu kontrbass ne menem bir çalgıdır? Edindiğim bilgiler şu şekilde: Çok büyütülmüş bir keman görünümündedir. Boyu 1,80 metre [ benim boyum 1,50 🙂 ], eni 60 cm olan kontrbas bu boyutları nedeniyle ayakta ya da yüksek bir tabureye oturularak çalınıyor. 4 ve 5 telli olmak üzere iki türü var. Kemangillerin en kalın sesli çalgısı.
Oyunun tek kahramanı “insanın ne kadar uzaklaşırsa o kadar iyi işittiği tek çalgıdır.“(s.18) diyor.
Bilgilere göre, özellikle caz müziğinin vazgeçilmez çalgısı olmuş. Ancak bizim konumuz caz müziği değil, klasik müzik sevgili okurlar. Girişte de belirttiğim üzere, bir devlet orkestrasında, devlet memuru olarak görevli kontrbas sanatçısı beyefendinin, çaldığı müzik aletinin hayatındaki yeri.
Malum 1,80 boyutlarında olunca çalgı, evinde çok yer kaplıyor; bu fiziksel engel. Ayrıca eşlik edeceği parçalar için çoook uzun süreler çalışma ve provalar yapmak zorunda ki hiç kolay değil parmaklarının nasır tutup kimi zaman kanadığını düşünürseniz.
“Atılma korkum yok” diyor, istifa edebilirim ama sokakta kalırım diyor. Sonuç hayatın kendisindeki ikilem.
Şöyle ki: “…burası ile orası, yüksek ile alçak frekans arasındaki bu gerilim, bütün olay, müzikte anlamı olan her şey bu iki arada olup biter, burada döllenir müziksel anlam ve yaşam, yaşamın ta kendisi.” (s.12)
İşte monolog formundaki bu oyun boyunca, karakterin konuşma sesi de tıpkı müzik gibi, kimi zaman yükseliyor ( bağırıyor) sonra özür dileyip normal konuşuyor. Biz bu , iki arada bir derede olma halini, hem sesle hem de kontrası önce övüp sonra yermesi şeklindeki gel-gitte izliyoruz / okuyoruz. Bütün bunlara klasik müzik terminolojisini de ekleyin.
Bu işi icra edenler için çantada keklik âmiyane tabirle, benim gibiler içinse , bilmediğim bir dünyaya esprili bir yolculuk 🤗🎶🎻Zira kimi zaman kendimi sırıtırken yakaladım.
Keyifli bir okumaydı. Patrick Süskind’i çoğunluk Koku adlı eseri ile tanıyor. Lâkin bendeniz öncelikle “Aşk ve Ölüm Üzerine” isimli denemesiyle tanımak istedim, sonra Kontrbas geldi. Koku‘yu en sona bıraktım.
KONTRBAS oyununu farklı bir kitap okumak isteyenlere sevgimle ve şevkimle öneririm.
Sağlıklı, huzurlu ve hep kitaplı günler dilerim.
Okunma Zamanı: 01 Temmuz 2020
Alıntılar:
🎻”Tüyler ürpertici bir çalgı! Buyurun, bakın! Bakın şuna iyice. Görünüşü şişko bir kocakarı. Kalçalar çok alçak, bel hepten felâket, fazla yüksek kalıyor, ince de değil; sonra şu daracık, düşük, raşitik omuzlar – deli olmak işten değil. Bunun sebebi, kontrbasın melez olması, gelişim tarihi açısından. Aşağısı büyük bir keman gibi, yukarısı büyük bir gamba gibi. (…) Çalgı değil, gulyabani.” s.29
🎻”…müzik insani bir şeydir. Politikanın, dünyada olup bitenin ötesinde bir şey. Bütün insanlığa özgü bir şey, diyebilirim, insan ruhunu ve insan beynini oluşturan bir temel unsur. Ve müzik her zaman olacaktır, (…) Müzik sonsuzdur. Goethe şöyle der: Müzik öyle yücedir ki hiçbir akıl sırrına eremez; müzikten, her şeye egemen olan ve kimsenin hesabını tutamayacağı bir etki yayılır.” (s.36 )