İyi Bir Hayat | James Wood

İyi Bir Hayat | Upstate | James Wood ( d.1965 )
Çeviri: #RozaHakmen

Selâmlar!

James Wood’un Hayatın En Yakın Benzeri ( The Nearest Thing to Life ) adlı deneme kitabını severek okumuş ve diğer kitaplarının peşine düşmüştüm. Aslında elimin altında Kurmaca Nasıl İşler? ( How Fiction Works) kitabı dururken bir de The Broken Estate kitabını almıştım. Roman da yazdığını biliyordum ama odak noktam denemeleri olmuştu açıkçası. Türkçe çevirisi Ocak / 2020 de yayımlanan Upstate eleştirmenin ikinci romanıymış meğer. İlk romanı The Book Against God 2003 yılında yayımlanmış, sanırım Türkçeye çevrilmedi.

Geleyim İyi Bir Hayat asıl adıyla Upstate romanına…

Orijinal ismiyle yayımlansa dikkat çeker miydi emin değilim ancak romanın ana şehri ABD’nin New York eyaletinin yukarısında bulunan “yukarı eyalet” denen Upstate…

İnşaat şirketi sahibi Baba Alan Querry, felsefeyi kariyer olarak seçmiş, ABD’de yaşayan büyük kızı Vanessa ve müzik prodüktörü küçük kızı Helen’dan oluşan bir aile romanı İyi Bir Hayat.

Ana kahramanlarımız baba ve iki kızı. Kişilikleri birbirinden farklı kızların hayatları yolunda gibi görünse de işin aslı öyle değil. Asıl sıkıntı ise New York un kuzeyindeki Saratoga Springs’te yaşayan, felsefe profesürü büyük kızımız Vanessa. İşte bu yüzden İngiltere’de yaşayan baba ve küçük kız bir haftalığına büyük kızı ziyarete giderler. Burada keseyim.

Herkesin kendi yaşamını sorguladığı, bu arada yeni bir şehri tanırken kendi içlerine de bir yolculuk yaparlar.

İpucu verirsem; hayatı düşünmek mi, hayatı yaşamak

“…ben bir şeyler yapıyorum, Van bir şeyler düşünüyor.” (s.108) diyen küçük kız Helen ne demek istiyor? Küçük dediysem minnak sanmayın sakın, hatun evli barklı ikiz çocukları var! Haydi bakalım çıkın işin içinden. Ya baba nasıl çare bulsun büyük kızın hallerine. Evlât söz konusu olunca işler hiç kolay olmuyor haliyle, zira babamız çok nazik.

Sımsıcak, dolu dolu; gerek kitaplar gerek müzik gerekse de felsefeciler girmiş kurguya ve çoğunluk iç ses yada iç monolog ağırlıklı. Bu yüzden pek çok kişiye durağan gelebilir ancak ben keyifle okudum. İçim ısındı, kimi zaman burnumun direği sızladı.
Gayet kıvamında bir kurguydu. Bu arada çevirmeni #RozaHakmen in hakkını da teslim edeyim.

Sevgili Okurlar, ben kitapların künyelerini didiklemeyi pek severim, bununkinin de hakkını verirken “Yazar, manevi ve edebi desteğinden dolayı Per Petterson’a teşekkür eder.” cümlesine rastladım. O yazarla tanışmadım henüz ama bir ara okurum umarım…

Sözü uzatmayayım; İyi Bir Hayat‘ı ilgi duyanlara içtenlikle öneriyorum doğrusu.

Sevgimle ve şevkimle ilettim. Sağlık, esenlik ve kitaplar hep sizinle olsun.

Okunma Zamanı: 17 – 19 Nisan 2020 /
Beşiktaş – İstanbul / Covid-19’lu günler yaşanırken…

Alıntı:

🎶”Mutluluk kedere kıyasla son derece aktarılamazdı. Kederin gözyaşları vardı, üzüntünün görünür işaretleri, aşikâr yağmuru; bu bakımdan çocuksuydu sonuçta. Keder insanı çocukluğa, yetişkinlere “Ne oldu, niye ağlıyorsun?” diye sorduran performansa geri götürüyordu. Peki mutluluğun işareti, mutluluğun güneşi neydi? Kim mutlu insanın yanına koşup “Niye gülümsüyorsun? Seni bu kadar mutlu eden nedir, söylesene?” diye sorardı.

( s.65 )

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s