Rüzgâr Geri Getirirse | If the Wind Brings Back | Mehmet Zaman Saçlıoğlu ( 1955 )
Selâmlar Sevgili Kitap Dostları!
Rüzgâr Geri Getirirse, Mehmet Zaman Saçlıoğlu kaleminden çıkan, okuduğum ikinci öykü kitabı. Ve elbette hiç tereddütsüz, tıpkı Yaz Evi gibi, bu öykü kitabını da çook sevdiğimi belirteyim.
Anlatımındaki şiirselliği, etkileyici sadeliği, dili kastırmamasını, felsefe dahil pek çok konuyu, okuru cezbedecek şekilde kurgulayışını seviyorum. Zaten kendisi de:
“İnançlar, masallar, bilim, felsefe, hepsi benim kaynaklarım. Karşıtlık, dönüşüm, değişim, zaman gibi konular sürekli uğraştığım konular. Gerçekleri masal içinde anlatmayı seviyorum.” diyor 2010 yılında Varlık Dergisi için Nursel Duruel’e verdiği röportajda.
Bu kitaba, Yaz Evi kitabının lezzetini bilerek ancak alt başlıktaki “eşikli öyküler” tanımı ne ola ki sorusuyla başladım. İlk öyküden sonra mantığı anladım 🙂 Fakat yine de biraz araştırayım derken Sayın Saçlıoğlu’nun bloguna rastladım. Az önce alıntı yaptığım röportaj da oradan.
“Eşikli öykü” nedir? sorusunun cevabını öğrendim ama burada yazmayacağım ki okuyacak olanlar kendi keşiflerini kendileri yapsınlar. Toplam 7 öyküden oluşan bu kitaptaki öykülerin hepsi ayrı ayrı güzel; ayırım yapamayacağım cidden. Öykü sevenlere içtenlikle öneriyorum.
Bu arada unutmadan belirteyim de içimde kalmasın; kişisel olarak “anıştırmak“, “ansımak” benzeri kelimeleri pek sevmiyorum ya, buradaki Göl ve Gölge öyküsünde de bu tarz bir kelimeye rastladım: “anlağımda” yani “zihnimde” demekmiş 🙂 Neyse ki ; “umudu yorulmak” gibi bayıldığım bir tanımla karşılaştım da ağzım kulaklarıma vardı.
Tanışmadıysanız mutlaka tanışın Mehmet Zaman Saçlıoğlu eserleriyle olur mu?! Daha önce de yazdığım gibi bendeniz diğer eserlerini de okuyacağım yavaş yavaş.
Sevgimle ilettim. Sağlıkla, esenlikle ve her daim kitapla kalınız efendim.
Alıntılar:
🌿”Bilimsel bilgi inancın üstesinden geliyor da düşü doyuramıyor. Çünkü bilimsel bilginin anasının düş ve korku olduğu gün gibi ortada.” sf.35
🌿”Umudu yorulduğunda Rüzgâr ona tünelin sonunu müjdelemişti.” sf.41
🌿”Rüzgâr ve Zaman, Darwin’den aldıkları kâğıtları yeni bilgilerle doldurup geri getirdiklerinde anlamı bulacağız. Ölüm, şimdilik bir imgedir yalnızca sezilebilen.” sf. 69
🌿”Nesnenin zaman içinde yaptığı yolculukta durakları insan belirler. Bir kayanın milyon yılda durarak aldığı yol, bir insan elinde heykel biçimiyle son bulur. Ya da yeni bir yola girer ömrü umutsuzca kısalmış olan. Bir insana benzeyen heykel, onun ömrüne de benzer. Rastlantılarla sınırlıdır; çünkü rastlantı insansız olmaz. Oysa insan eli değmemiş taş, duraksız taştır; insansız zamanı bilir.” sf.70
Çiğdem İskent 