Büyücü – Nabokov ve Mutluluk

Büyücü – nabokov ve mutluluk | The Enchanter- Nabokov and Happiness | Lila Azam Zanganeh

Merhaba Değerli Kitap Dostları!

Hayatta kimi denk gelişler çok güzel oluyor doğrusu. Nabokov ile tanışma kitabım olan Lolita bitmek üzereyken #lilaazamzanganeh nin yazdığı bu kitabı instagramda takip ettiğim bir kitapseverin paylaşımında gördüm. Sonra yakınımdaki bir kitapçıya gidip inceledim. İncelerken kendimi kaptırıp 1 den fazla sayfa okuyunca almam gerektiğini anladım. Bu nedenle kendisine teşekkür borçluyum.

Gerçekten de sevdim bu kitabı. Farklı bir tarz denemiş yazarı. İçinde Nabokov ile yaptığı bir röportaj da var, 3 ana kitaptan yaptığı alıntılarla kendi yaratıcılığını konuşturduğu yerler de. Neymiş o üç ana eser. Başta Lolita olmak üzere Konuş, Hafıza, Ada ya da Arzu. Bunlar dışında Solgun Ateş, Edebiyat Dersleri eserlerinden de alıntılar yapılmış. Ve Nabokov’un fotoğrafları da kullanılmış.

Kitabı keyif alarak okudum zira öyle bir havaya sokuyor ki okuyanı, hemen Nabokov kitaplarına doğru kanat çırpasınız geliyor 🙂

Daha önce Nabokov okumamış olanlara ve benim gibi yeni tanışmış olanlara öneririm doğrusu. Epeyce bir cümle ve paragraf çizmekten yavaş ilerlediğimi kimi cümleleri ( Nabo’nun talebine uyarak ) iki kez okuduğumu da belirtmek isterim. Evet, evet, yanlış okumadınız, Nabokov’un talebi! Demiş ki dâhi yazar: “Okur neden zaman zaman bir cümleyi iki kez okumasın ki? Bunun ona bir zararı olmayacaktır.
İşte böyle efendim, daha neler var neler, bundan sonrası sizin merakınıza kalmış zira “merak en saf biçimiyle bir başkaldırıdır” demiş Vivian Darkbloom 😉

Bir miktar alıntıyla saygılarımı sunuyor, sevgimle iletiyorum. Her daim sağlıklı ve bol kitaplı günler diliyorum…

🦋”Bir edebiyat eseri, bir delinin başyapıtıdır, sahnelenen ürkütücü bir sanat, Tanrı’nın artık yaşamadığı ve ilkel aşka izin verildiği yeniden yaratılmış bir cennettir.” sf.80

🦋 “Zaman büklüm büklüm kıvrılır. Geriye sadece şimdi kalır.” sf.108

🦋“Yüksek edebiyat, onun gözünde, fikirlerin değil dilin başarısıydı. O dönemde dahi, büyük edebiyat sanatına değil, kesinlikle özgün olan sanatçılara ( Shakespeare, Puşkin, Proust, Joyce ve kendisi gibi) inanırdı.” sf.115

🦋”Sanatta aradığım faydacı olmayan hazları doğada keşfettim. Her ikisi de sihrin bir biçimi, her ikisi de karmaşık bir büyü ve baştan çıkarma oyunu.

sf.165

Yorum bırakın