son duraktan bir önce | Cevat Çapan

son duraktan bir önce | Cevat Çapan

Merhaba🙋🏻‍♀️

Üç gündür elimde bu şiir kitabı. Okuduğum kitapların arasında soluk almak adına okudum her mısrayı. 2017 yılında yapılan ilk baskıyı aynı yıl ikinci baskı izlemiş. Aynı yıl iki ödül almış:
1- Erdal Öz Edebiyat Ödülü
2- Sedat Simavi Edebiyat Ödülü

1933 doğumlu yaşayan şairlerimizden Sayın Prof.Dr. Cevat Çapan. İngiliz Edebiyatı alanında yetişmiş ama tiyatro alanında da dersler vermiş.

İlginç bir şekilde kitaplığımızda kendisinin yazdığı şiirleri içeren bir kitabı yoktu ama çevirdiği, derleyip kitap haline gelen çeviri şiirlere ait kitapları epey vardı. Bunun üzerine araştırınca, bu kitapla birlikte toplu şiirlerini içeren Bana Düşlerini Anlat kitabını da buldum neyseki.

Bu şiir kitabı, 3 ana başlıkta:
1- Uzaktan Yakına (8 şiir )
2- Kıyılarda Mevsimler ( 6 şiir )
3- Ezberimde Rüzgârlar ( 8 şiir ) toplam 22 şiir içermekte.

Kitabın adı sanki ölümü çağrıştırsa da şiirler hayatını ve özellikle doğayı tanımlıyor. Hatta ve hatta kimi yerlerde ünlü yazarların isimleri de anılmış. Ben çok seviyorum böyle mısraları. Bunu yapabilmek, elbette belli bir birikimi ve hazmetmiş olmayı, kısaca tecrübeyi gerektiriyor. Doğadan en çok etkilenen şairler Romantizm akımına mensup oluyorlar genelde 🙂 Cevat Çapan Hoca da o gruba girer mi bilmiyorum. Çünkü tam bir şiir cahiliyim. Fakat şiir okumaktan da çok hoşlanıyorum ve arada ben de birşeyler yazıp duruyorum🙈

Bu kitaptaki şiirlerde doğa var, yol var, zorunlu gidişler var, biyografik öğeler var. Örneğin;

Bir yavuklusu yok muydu onu doğduğu topraklara bağlayan?” (sf.45) mısrası mecburi bir gidişin;

Haziran gelincikleriyle gelirdin her yaz” (sf.12) mısrası bir özlemin;

Nicedir bir bulutla yorgun bir rüzgârın arasından bakıyorum dünyaya / Geceleri yıldızlara yakın, gündüzleri denizlerle dağlara” ( sf.22) mısralarında doğayı;

O yıllar tarihçi olmayı düşlemiştim/ ama bir türlü öğrenemedim Arapça’yla Farsça’yı, bir de çok elzem olan Venedik İtalyancası’nı” (sf.61) mısralarında özyaşantıyı hissediyorsunuz.

Hangisini yazsam bilemedim. Siz en iyisi alıp okuyun efendim😉 Altını çizdiğim kimi mısralara kalpler(❤) eşlik etti desem meramımı anlatmış olurum sanırım. Şiir severlere içtenlikle öneriyorum elbette…

Nice mısralarda ve kitaplarda buluşmak dileğiyle, TEN AKILLA BULUŞUNCA isimli şiirle başbaşa bırakıyorum sizi. Sevgimle ilettim❤📚🌻🌼

Eğer son menzilimizse gece,”
yaşartıyorsa gözlerimizi rüzgâr
masalların kırkıncı odasının
kapısında buluştuğumuzda
bir yaz yağmuru gibi ışırdı camlarda
içimizdeki ateş.
Gençtik, anılarla değil,
geleceğin düşleriyle esriktik,
coşkuyla sarmaş dolaş.

Öyle saatlerde,
kendi sessizliğini biriktirirken uzakta orman,
bahçenin bir köşesinde susmuş,
denize bakan yaşlı adam
yavaşça aramıza karışır,
“Yolculuklara çıkın,” derdi, “korkmayın.”
Sanki her akşam yinelenen bir sahneydi bu çağrı
o gizemli oyunda.

İşte ten akılla buluşunca başlardı o uzun yolculuklar.
gün olur dev dalgalarla boğuşurdu kimimiz,
kimimiz çöllerde yol alırdı susuz,
karlı dağları aşanlar
bağlık bahçelik düz ovalarda buluşurdu habersiz.

Tut ki sen Buda’dasın şimdi, ben de Peşte’de,
boz bulanık akan Tuna’yı seyrediyoruz ayrı kıyılardan.
Hani “vakit biraz akşamdı,” der ya Turgut
Büyük Saat’inin üç yüz elli altıncı sayfasında,
işte öyle bir saatte, bir sabit kalem çıkar da cebinden,
ıslatıp kurumuş diline uzun bir mektup yaz bana,
haber ver geriye hiç dönmeyenlerden.”

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s