Edebiyat ve Bilim | Literature & Science | Aldous Huxley ✍🔬🔎🔭📡🕯📈
Selâmlar🙋🏻♀️
Sanıyorum okuduğum ilk Huxley kitabıydı bu🤔 Evet,evet öyleydi…
38 adet,farklı uzunlukta metinlerden oluşmuştu.
Kolay okundu mu?
Kimi yerlerinde kafam karıştı, algılamakta zorlandımsa da okunmaya değer olduğunu düşünüyorum.
Bilimsel gelişimin edebiyattaki yansıması nasıl olmuş? Hangisi daha önce? Bilimin dili nasıl,edebiyatın dili nasıl? Bilimin henüz bulamadığını edebiyatçılar sezme yoluyla, bilim insanlarından çok önce eserlerinde dile getirmişler meselâ✍
Örneğin şiirde “öten bülbül” imgesini severiz değil mi? Peki niçin öter bülbül?
“…derdinden, üzüntüsünden ötmez, aşkından ötmez; coşkunluğundan hiç değil…”
diyerek romantizmimin içine limon sıkıp hayallerimi perişan eyledi Aldous Huxley 🙄 İşte size canlı örnek. İşin içine kuşbilimsel açıklama girince, pek cazip bir motif olmuyor tabiki.
İşte bu bilim şapkasına takılan edebiyat tüyü mü desem,yoksa birbirlerine bazen yol verip bazen de yoldaş olan iki kolun encamını dert eyleyip,bizimle paylaşmış Huxley. O kollar bazen kolkola girmiş bazen de diğerini kolundan tutup çekmiş.
Kimi uzun cümleler ve jargon bir miktar zorlasa da, ilgi duyanlara önerimdir. Duymayanların metni yarıda bırakma ihtimali var.
Kendi adıma,okuduğum için mutluyum çünkü çoğu bölümdeki cümleleri çizip fosforladığım yetmedi bir de yazarak ya da fotoğrafını çekip paylaştım…Bu cümleden bir fikriniz olmuştur sanırım kafanızda😉
Ben sizi alıntılarla başbaşa bırakayım🕯 Sevgimle ilettim… Ekinokslu geceden huzurlu geceler diliyorum herkese 🌉⛼Güzel bir sabaha uyanmak dileğiyle⚘
💕📚Sağlıkla ve her daim kitapla kalınız…
“O büyük düşünür ve aydın araştırmacılar topluluğu olmadan bizler nereye varabiliriz ki?”
“Edebiyat yaşama bir biçim verir, bizim kim olduğumuzu, nasıl duyumsadığımızı ve tüm o anlatılması zor işlerde, söz edilen şeylerin neler olduğunu bilmemiz için bizlere yardımcı olur. Bizlerin dolaysız deneyimleri gene bizlere döner, (… ). Eğer o sanat yapıtı beceriksiz ya da değersiz ya da saçmaysa, bizim deneyimlerimiz bayağılaşır ve yozlaşır. Gerçekçi olmayan bir felsefeyle ve dinsel hurafeler aracılığıyla yapılan kötü edebiyat, topluma karşı işlenen bir suçtur.” sf.63
“Şair, insan doğası için bir savunma kayasıdır, kendisiyle birlikte gittiği yere dostluğunu ve sevgisini götüren bir savunmacı ve bir koruyucudur. Toprak ve iklimdeki, gelenek ve göreneklerdeki ve dildeki, âdetler ve kanunlardaki değişikliğe, akıllardan sessizce çıkıp giden ve vahşice ortadan kaldırılan şeylere karşın, Şair insan toplumunun geniş imparatorluğunu, o imparatorluk tüm dünya üzerinde tüm zamanlar boyunca her yana yayılırken onu tutku ve bilgi ile birleştirir. Şiir bilgilerin tümünün ilki ve sonuncusudur; o insan kalbi kadar ölümsüzdür…”
W. Wordsworth / sf.39